14 Mayıs: İş dünyası sandıktan ne bekliyor?
İş dünyasının da gözü ve kulağı seçimlerde. İş adamlarına göre iktidara kim gelirse gelsin öncelik “güven tesis etmek” olmalıdır. Peki, iş dünyası sandıktan kimin çıkacağını iddia ediyor.’Türkiye’de iş dünyası, gelecek planlarını hazırlamak ve yeni stratejiler oluşturmak için 14 Mayıs akşamı sandık sonuçlarına kilitlendi. 15 Mayıs sabahı itibariyle Türkiye’de durum nasıl? ekonomi Uygulanacak politika, enflasyon, faiz patikası, işsizlik ve gelir dağılımı ile mücadele çabaları ülkenin yakın geleceği için belirleyici olacaktır. Türk iş dünyası, seçim süreci boyunca hem Cumhur İttifakı’nın hem de Millet İttifakı’nın ekonomik vaatlerini yakından takip etti. Ekonomist Dergisi’nin yaptığı ankete göre iş dünyasında Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı, Millet İttifakı’nın ise meclis çoğunluğunu alacağı yönünde bir kanaat hakim. Ancak işverenlere göre yeni hükümetin enflasyon ve cari açık gibi sorunları kısa vadede çözmesi sorun teşkil ediyor.
CEO’ların yüzde 68,7’si “Kılıçdaroğlu” dedi
Ekonomist Dergisi’nin Türkiye’deki yerli ve yabancı 120 büyük şirketin CEO’ları ve üst düzey yöneticileriyle yaptığı ankete göre, “14 Mayıs seçimlerinden nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?” “Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçilecek ve Millet İttifakı Meclis’te çoğunluk olacak” sorusuna yanıt verenlerin oranı yüzde 68,7 oldu.
“Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı seçilir Cumhur İttifakı Meclis’te çoğunluk olur” diyenlerin oranı yüzde 13,9 olurken, “Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilir Millet İttifakı Meclis’te çoğunluk olur” diyenlerin oranı yüzde 13,9 oldu. ” yüzde 13 oldu.
“Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilecek ve Cumhur İttifakı Meclis’te çoğunluk olacak” diyenlerin oranı yüzde 3,5’te kaldı.
Parlamenter sisteme takviye %93,9
Ekonomist Dergisi’nin araştırmasında, “Seçimlerden sonra Cumhurbaşkanlığı sisteminden güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş yapılmalı mı?” Soruya üst düzey yöneticilerin büyük çoğunluğu, %93,9’u “Evet” yanıtını verdi. Başkanlık sistemi devam etsin diyenlerin oranı ise yüzde 6,1 oldu.
“İktidara kim gelirse gelsin, ‘düşük faiz’ odaklı ekonomi politikalarında değişiklik yapılmalı mı?” Soruyu yanıtlayan CEO’ların yüzde 90,6’sı ‘yüksek kur-düşük faiz politikası’ndan vazgeçilmesi gerektiğini belirtirken, katılımcıların sadece yüzde 9,4’ü mevcut politikaların devam etmesi gerektiğini belirtti.
Anket sonuçlarına göre 10 CEO’dan 4’ü doların yıl sonunda 24-28 bandında olacağını tahmin ederken, ankete katılanların yüzde 39’u yıl sonunda enflasyonun yüzde 50’nin üzerine çıkacağını tahmin etti. . Peki 15 Mayıs itibarıyla Türk iş dünyasının hükümetten en önemli beklentisi ne olacak?
“Yurt dışından yatırıma ihtiyacımız var”
İş dünyası temsilcileri, iktidara kim gelirse gelsin birinci önceliğin Türkiye’yi yeniden ‘güvenli ülke’ haline getirmesi gerektiğini vurguluyor.
2022’de 18 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Ege İhracatçılar Birliği Başkanı Jak Eskinazi, DW Türkçe’ye, “Türkiye’nin bir an önce dünyada güvenilir ülke statüsünü kazanması gerekiyor” diyor. Türkiye’nin öz kaynaklarının artık sorunları çözmeye yetmediğini ifade eden Eskinazi, “Öz kaynaklarımız artık ilacımız değil, sadece pansuman yapabiliyorlar. Yurt dışından yatırım ve paraya ihtiyacımız var” diyor.
“İş dünyası olarak ne yapacağımızı şaşırdık”
Yeni dönemde Merkez Bankası’nın politikalarında da değişiklik yapılması gerektiğini belirten Jak Eskinazi, şu görüşleri dile getiriyor:
“Merkez Bankası bugüne kadar aldığı her karardan geri döndü. Şimdi iş dünyası da ne yapacağını şaşırdı. Alınan bir karardan iki gün sonra bir karar daha alınıyor. Çünkü neden, bütün bu kararlar palyatiftir.” Kararlar, ne oldukları belli değil. Düşünmeden, karar vermeden alındılar. Ama artık doğru zemine, dünya literatürüne dayanan çok yönlü kararlar alma zamanı.”
Allianz Trade: İflaslar yüzde 50 artacak
Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntılar her geçen gün şirketlerin ayakta kalmasını zorlaştırıyor. Ticari alacak sigortası şirketi Allianz Trade’in Küresel İflas Raporu’na göre Türkiye’de bu yıl iflasların yüzde 50 artması bekleniyor. Raporda, Türkiye’de geçen yıl bin 573 olan iflas sayısının bu yıl 2 bin 360’a çıkacağı tahmin ediliyor. 2024 yılında iflaslarda %10 azalma bekleniyor.
“Şirketler krediye ulaşamıyor”
26 bölgesel ve 4 sektörel olmak üzere 30 federasyonun ve 300’ü aşkın derneğin üzerinde 50 bine yakın şirketin üye olduğu Türk Girişim ve İşadamları Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) Başkan Yardımcısı Yiğit Savcı, DW Turkish’e şunları söyledi: Türk firmaları geldi Erozyonla buraya kadar” diyor. Türkiye’de hem küçük hem de büyük firmaların krediye ulaşamadığına dikkat çeken Yiğit Savcı, “Artık öz sermayenin sonuna geldik, kredili ve kaldıraçlı bir sisteme ihtiyacımız var. Şu anda sanayi firmaları 30 gün vadeli kredilerle devir yapmaya çalışıyor. Daha da kötüsü, tüccarların neredeyse hiçbirine kredi verilmiyor. ‘ konuşur. Seçimin ardından tüm iş dünyasının gözünün dolar kurunda olacağına dikkati çeken Savcı, şunları söylüyor:
“Bütün gözlerimiz ve kulaklarımız dolara endeksli. Hepimiz dolara bakıyoruz ve iş adamları olarak hepimiz şu soruyu soruyoruz: Dolar ne olacak? Dolar bugün enflasyonun altında olduğu için hepimiz endişeliyiz. gerçek değerinde… Deneyimlerimizden biliyoruz.”
“Yıl sonu dolar tahminimiz 25 TL”
Ancak küresel pazarlarda rekabet eden Türkiye’nin büyük sanayi kuruluşlarında 14 Mayıs’tan sonra ekonomide ‘yeni bir hikaye’ yazılacağı beklentisi var. Türkiye’de ve yurt dışında 600 mağazası bulunan ve 40’tan fazla ülkeye ihracat yapan DW Türkçe’ye yapılan açıklamada, “İktidara kim gelirse gelsin ekonomik kriz yaşanıyor.” Türkiye’nin krizden çıkmasındaki en büyük avantajın ihracat potansiyeli olduğunu vurgulayan İsmail Doğan, “Seçim sonrası kısa bir dalgalanma olabilir ama doğru adımlar atılırsa ekonomide toparlanma işaretleri görebiliriz. 2024’e kadar.” Bu dönemde iç piyasada yaşanabilecek durgunluğa karşı grup olarak satış amaçlı olarak ihracata yönelik bir strateji oluşturduklarını belirten Doğan, şöyle devam ediyor:
“Yıl sonu dolar kuru tahminimizi 25 TL olarak belirledik. Sektörümüzde enflasyon beklentimiz de yüzde 55 civarında. Ancak seçimden sonra piyasalarda ani dalgalanmalar olur mu tahmin edemiyoruz.”
“Önümüzdeki 6 ay zor geçecek”
Ekonomik parametreler açısından, sandıktan çıkacak sonuç kadar yeni bir erken seçim ortamının ortaya çıkıp çıkmayacağı da iş dünyası için büyük önem taşıyor. DW Türkçe’ye konuşan Piri Reis Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, “Türkiye’nin seçim sonrası yeni bir seçim dönemine girmemesi, erken seçim gibi bahislerin konuşulmaması çok önemli.” Aksi takdirde mevcut ekonomik ortamın daha da bozulabileceğini kaydeden Prof. Sandıktan çıkarsa önümüzdeki 6 ay ekonomi için sorun olur.”
Mani olmadan DW Türkçe’ye nasıl ulaşabilirim?